Ermeni teröristler ne kadar soykırım diye ağlasalar haklılar çünkü Türk milletine ve k*rtlere bir soykırım yaptılar ve bunun bedelini hala ödemediler.
"20 Haziran 1890: Katolik Ermeniler, isyan hazırlığındaki terörist ermeni grubu ihbar eder ve Ermeni kilisesinde ve Sansaryan Okulu'nda silah araması yapılır bu sırada 2 Türk askeri öldürülür. Ardından çıkan olaylarda Ermeni teröristler 2 sivil vatandaşımızı katleder ve 45 kişiyi yaralar.
15 Temmuz 1890: Ermeni cemaati, Hınçak üyelerinden Harutyun Cangülyan'ın yönlendirmesiyle Yıldız Sarayı'na isyan başlatırlar. Kalabalığı durdurmak isteyen iki askeri canice öldürürler; öldürenler ise sadece hapse atılır.
1891 başı: II. Abdülhamit, Ermeniler için genel af ilan etti ve 76 Ermeni serbest kaldı.
Aralık 1892: Hınçak üyesi Ermeni Teröristler, Van Valisine suikast girişiminde bulundu. Aynı ay Hamparsun Boyacıyan adlı Ermeni Terörist Hınçak üyesinin önderliğindeki grup Muş'un Avzim köyüne baskın düzenledi ve İshak Çavuş adlı bir Türkü öldürdü.
Nisan 1893: Yine Ermeni teröristler için genel af ilan edilir tutuklu teröristler serbest kalır.
Haziran 1893: "Hamparsun Boyacıyan adlı Ermeni Terörist Hınçak üyesinin önderliğindeki grup Hayanlı aşiretine saldırdı, aşiretten bir kişi öldü,. Taraflar arasında çatışma çıkınca bölgeye asker gönderildi. Yaralı olarak yakalanan Boyacıyan tutuklanarak götürüldüğü İstanbul'da serbest bırakıldı."
Eylül 1893: "Merzifon'da Ermeni Teröristlerin silah depoladığı düşünülen bir evi aramak isteyen askerlere evin içinden ateş açıldı ve bomba atıldı. 25 asker hayatını kaybetti ve yaralandı. İçeridekilerin dördü ölü, dördü sağ olarak ele geçirildi."
27 Nisan 1894: "Bir Ermeni, İstanbul'da Ermeni Patriği Horen Aşıkyan'a suikast girişiminde bulundu. Saldırgan yakalandı, Aşıkyan istifa etti."
 |
4 Aralık 1918 da Paris Barış Konferansı'na önerilen sözde Ermeni Devleti |
Ağustos 1894: Batman'ın Sason ilçesinde Terörist Taşnak örgütü önderliğinde isyan başladı.
Aralık 1894: Yozgat'ta bir Ermeni ayaklanması daha oldu.
1 Temmuz 1895: Terörist Hınçak örgütü, Ermeni zenginlerinden Karabet Kuyumcuyan'ı Merzifon'da öldürdü.
30 Eylül 1895: Hınçak örgütü önderliğinde İstanbul'da Kumkapı'dan Babıali'ye yürüyüş düzenlendi. İzin alınmadan yapılan yürüyüşü polis ve jandarma durdurmak istedi. Güvenlik güçlerine açılan ateşle bir binbaşı ve bazı erler cahice öldürüldü. Teröristlerle Askerimiz arasında çatışma çıktı.
2 Ekim 1895: Van eski valisi Bahri Paraş ve Trabzon Komutanı Hamdi Paraş, Trabzon'da düzenlenen suikast girişiminden yaralı kurtuldular.
24 Ekim 1895: Zeytun Ayaklanması
25 Ekim 1895: Bitlis'teki bir Cuma namazına Ermeni gruplar tarafından saldırı düzenlendi.
30 Ekim 1895: Ermeni gruplar Erzurum Vilayet Konağı'nı bastılar ve jandarma erlerini öldürdüler.
2 Kasım 1895: Diyarbakır'daki bir Cuma namazına Ermeni gruplar tarafından saldırı düzenlendi.
1895 son çeyreği: Divriği, Trabzon, Eğin, Develi, Akhisar (İzmit), Erzincan, Gümüşhane, Zeytun, Bitlis, Bayburt, Maraş, Urfa, Erzurum, Diyarbakır, Malatya, Harput, Arapkir, Sivas, Merzifon, Antep, Maraş, Muş, Kayseri, Yozgat ve İstanbul'da ayaklanmalar oldu.
26 Ağustos 1896: Taşnak örgütü üyesi Papken Süni'nin liderliği altında 26 Ermeni el bombası, dinamit ve tabancalarla birlikte İstanbul'un Galata semtindeki Osmanlı Bankası binasını bastı ve memurları rehin aldı.
Temmuz 1897: İkinci Sasun Ayaklanması Ermeniler yüzlerce k*rtü öldürdü.
21 Temmuz 1905: Taşnak örgütü, II. Abdülhamit'i Cuma selamlığından çıktıktan sonra öldürmek üzere yola bomba yüklü araç yerleştirdiler. Sultan saldırıdan yara almadan kurtulurken, civarda bulunan 26 kişi öldü ve 58 kişi yaralandı. Failler yakalandı ama Sultan tarafından affedildi."
"Ermeni Ulusal Hareketi veya Ermeni devrimci hareketi ve Ermeni ulusal kurtuluş hareketi nin parçası olan Taşnak, Armenakan, Hınçak altında Ermeni milisleri (çeteleri, fedaileri veya gönüllüleri (Kamavor)) olarak bilinen ailelerinin terk ederek "gerilla birlikleri" oluşturmuşlardır. Bu küçük ve gizli birlikler Osmanlının düzenli ordusuna cephede ve cephe gerisinde yıpratma savaşı taktiği uygulamışlardır. Ayrıca bu dömende Ermeni Gönüllü Tugayları Rus Kafkas Ordusuna destek vermiş (detachment birimleri olarak) ve bu güçler Osmanlı devletine karşı savaşmışlardır."
 |
Osmanlı'nın ermeni belasından ivedilikle kurtulmasını söyleyen dönemin Osmanlı Genelkurmay 2. başkanı ve. "Ermeni Tehciri planının gerçek başlatıcısı"
Fritz Bronsart von Schellendorf |
I. Dünya Savaşı
1913
28 Temmuz-14 Ağustos tarihleri arasında Erzurum'da Taşnakların liderliğinde bir kongre düzenlenmiş ve dönemin hükümeti İttihat ve Terakki ise bu kongreye özel bir heyet göndermiştir.
Kongrenin amacı Ermenilerin olası savaş çıktığında takınacakları tavrın kararlaştırılmasıydı. Osmanlı devletinde hükûmet olan İttihat ve Terakki önemli isimlerinden Naci Bey ve Bahattin Şakir'i bu kongreye yollar. İttihat ve Terakki Ermenilerden bazı taleplerde bulunur.
İsteklerin başında
1) Ermenilerin savaş çıkması durumunda sadık kalacağına dair söz vermesi.
2) Ruslara karşı savaşta Ermenilerin desteği
Ermenilerin cevabı ise:
Kafkaslardaki ayaklanma teklifini kabul edemeyeceklerini, çünkü Rusya’daki Ermenilerin Rusya’ya sadık olduklarını ilettiler. Bahattin Şakir “Ama bu ihanettir” diye bağırdı.
Askeri tarihçi Erikson bu toplantı sonrası İttihat ve Terakki partisinin Osmanlı Ermenilerin güçlü ve detaylı planlarla Rusya ile bağlantıda olduklarını ve amaçlarının Osmanlı İmparatorluğu'ndan bölgeyi ayırmak olduğu tespit etti.
Ahmet Esat Uras'a göre ise Taşnaklar ayaklanma kararını gizlice almıştır ve Taşnakların bu ayaklanma kararı daha sonra Osmanlı Devletinin Tehcir Kanununu çıkarmaya mecbur kalmıştır.
1914'ün Ağustos ayında Rus Kafkas Ordusu'nda Ermeni Gönüllü Tugayları kuruldu. Tiflis'te Ağustos boyunca bir Ermeni temsilciler meclisi toplandı. Rus Çarı II. Nikolay Rusya altında bir özerk Ermenistan kurulmasını önerdi.
Çar Osmanlı'da bulunan (Batı Ermenistan vilayetleri diye adlandırılan) altı vilayetin yanı sıra iki Rus Ermeni iline özerklik sözü verdi.
Bu gönüllü tugaylar bir çok yerde katliamlarda bulunmuş sivil asker demeden insanları öldürmüştür.
17 Ağustos Zeytun İsyanı, Zeytun Fedai Alayı kurularak çıkarılan isyandır. Bu isyanda Zeytun'da 100 kişi ölmüştür. İsyan 30 Ağustos'ta sona ermiştir.
1914
1 Kasım'da Osmanlı Devleti Rusya'ya karşı savaşa girmiştir. Ruslar sınırı Bergmann Atağı ile geçti. Rusların bu atağı sadece güney omuzu boyunca Ermeni Gönüllü Tugaylarının etkili olduğunu yerlerde Karaköse ve Doğubayazıt'ı işgal etmesiyle bitti. Doğubeyazıt Osmanlının Van ilinin kuzey komşusu idi.
Aralık ayında Rus Çarı 2. Nicholas, Kafkasya Cephesi'ni ziyaret etti. Tiflis'ten Ermeni Ulusal Bürosu başkanı Alexander Khatisyan (1918'de Ermeni devletinin Dışilişkiler Bakanı) ve Ermeni Kilisesi Başına (Patriak) hitaben:
"Ermeniler, şanlı Rus Ordusu saflarına girmek için aceleyle tüm ülkelerden, Rus Ordusuna hizmet etmek için geldiler... Bayraklarımızı serbestçe Çanakkale ve Boğaz içinde sallayalım, buranın halkları Ermeni olacaktır. Haydi yeni bir yaşam için diriliş ve Türkiye'de İsa'ya inanan Ermeni halkı..."
—Nicholas II of Russia
Aralık, Sarıkamış Harekâtında Ermeni Gönüllü Tugaylarının Rus kuvvetlerinin başarısında önemli etkileri olmuştur. Kritik zamanlarda Osmanlı cephe hareketlerine meydan okudular: "Osmanlının gecikmesi Sarıkamış etrafında Rus Kafkasya Ordusuna yeterli kuvvet konumlandırmak için zaman kazandırmıştır."
İzmit ve Adapazarı olayları
Birinci Dünya Savaşı’nda Rus gemilerinin Ereğli’yi topa tutması ile Osmanlı kuvvetlerini zayıflatmak için Ermeni çetecilerin çıkardıkları olaylardır.
Bu olaylardan sonra bağımsız Ermenistan Devleti istekleri, bu saldırı ile biraz daha pekişti. American Board misyonerlerinden öğrendikleri silah yapım teknikleri ve Rus yardımı silahlarla Ruslara destek amaçlı olaylar çıkartma kararı aldılar. Bu olaylar sonunda yapılan araştırmalarda binlerce yüksek güdümlü bomba silah gibi cephaneler bulundu.
1915
Yozgat ili, Ermeni nüfus açısından Anadolu toprakları içerisinde en yüksek nüfuslu bölge idi.
Kilise ve Misyoner okullarının Ermeni halka, büyük devletlerin özellikle de Rusya’nın yardıma geleceğini ve onları bağımsızlığa kavuşturacaklarına dair yaptıkları telkinler sonucunda birçok olaylar yaşandı.
Merkezdeki ayaklanma
Boğazlıyan’ın Orih adlı Ermeni köyünün Ermenileri, Akdağ merkezi Çayırşeyhi köyünün üç yerine dinamit yerleştirmişler ve bu dinamitlerden birinin infilak etmesi sonucu küçük yaştaki bir çocuk ağır yaralanmıştı.
Yine aynı bölgede asker almak için köylere çıkan jandarma kumandanı ile emrindeki müfrezenin yolu kesilerek ateş açıldı. Bu olaylar sonunda yapılan araştırmalarda binlerce yüksek güdümlü bomba silah gibi cephaneler bulundu.
 |
Gerçek Bir Süper Kahraman Türk Milletinin Kurtarıcısı Paşa ENVER |
Boğazlıyan ayaklanması
Yozgat’ın Boğazlıyan ilçesine bağlı Çakmak köyü ile Yazbir dağında dolaşan yetmiş kişilik silahlı Ermeni çetesi ile Ankara’nın Bala, Haymana hudutlarındaki Yeknam ormanlarında silahlı ve sayıca fazla Ermeni çeteleri tarafından yönetilen ve birkaç kola ayrılmış üç yüz kadar silahlı Ermeni görüldü.
Yozgat’ın Kumkuyu köyünde saklanmış üç yüz kadar silahlı Ermeni çetesi, 2 Eylül 1915 günü çevredeki Türk köylerini ateşe verdiler. Özel olarak inşa edilmiş siperlerden, mazgal deliklerinden asker ve jandarmalar üzerine ateş açtılar. Çat-Kebir köyü ormanına sığınmış sekiz yüze yakın silahlı Ermeni, orman içindeki Akdağ geçidinde, hazırladıkları siperlerden asker, jandarma ve ahaliye karşı taarruz ettiler. Günlerce süren çatışmalardan sonra bu grup Kızılcaova’ya doğru kaçtılar.
Bu olaylar dışında Yozgat ve Boğazlıyan’da tehcir gerçekleşene kadar birçok Ermenilerin yaptığı katliamlar ve soykırımlar yaşanmıştır. Merzifon Amerikan Koleji, Ermeni Kilisesi ve Ermeni komitelerinin saldırıları Birinci Dünya Savaşı sonuna kadar devam etmiştir.
Ocak - Nisan 1915
Osmanlıların bütün Doğu Anadolu bölgesinde güvenliği sağlamak için yeterli güçleri yoktu. 1. ve 2. Ordulardan 3. Orduya gelen takviyeler bir bölüğü geçmemekteydi. Gelibolu daha aktif çatışmalar başlamadan Osmanlı kaynaklarını eritmeye başlamıştı.
3. Ordu cephe gerisi ayaklanmalarla uğraşıyordu. 27 Şubat Adilcevaz’daki Ermeniler 30 kadar Siirtli askerin Arin köyünde geceyi geçirmelerine silahla karşı çıktılar. Çıkan çatışmada Van'ın Erciş’teki jandarma müfrezesi ile karşılık verildi. Çatışma sonucunda Adilcevaz'daki bu Ermeni güçleri yelkenli gemilerle Van Gölü’ne açılarak kurtuldular. 27 Şubat itibarıyla Osmanlı ordusundaki Ermeniler silahsızlandırılıp cephe gerisi birimlere aktarıldı.
Osmanlı Devleti, herhangi bir önleme başvurmadan önce Ermeni Patriği, Ermeni milletvekilleri ve Ermeni cemaatinin ileri gelenlerine "Ermenilerin Müslümanları arkadan vurmaya ve katletmeye devam etmeleri halinde gerekli önlemleri alacağını" bildirmiştir. Ancak, olaylar durmak yerine giderek yoğunlaşmıştır.
15 Mart Van Mahmudiye kaymakamı Ermenilerin Mahmudiye'de Müslümanlarını toplu halde katlederek camileri kendi atlarını barındırmak üzere kullanıma aldığını (ahıra çevirmişlerdir) İstanbula telegramla rapor etmiştir.
Ayrıca Van ili Saray kazası Kavlik (Keçikayası), Heretil (Kapıköy), Şezuhane, Yamanyurt, Belecek ve Özalp kazası Perâkal (Boyaldı) köylerindeki katliamlarla ilgili tutanak Ermeni faaliyetleri - Tutanak (Mahmûdî köylerindeki katliamlar - 15 Mart 1915) dökümünde öğrencilere zorla Hristiyanlık kabul ettirilmek istendiği ayrıca Perâkal’de Nezu Hatun gördüklerin den etkilenerek delirdiği yazılmıştır.
25 Mart'ta, Van valisi Cevdet Bey Rusların Van'ı işgalini kolaylaştırmak için Ermeni yerli güçlerin hazırlık içinde bulunduklarını ve bunun koordineli bir şekilde birden isyan edeceklerini bildirmiştir.
25 Mart Zeytun İsyanınında Maraş Jandarma Bölük Komutanı Süleyman Efendi komutasında askerî birlik çarpışma sonucunda Süleyman Efendi dahil, askerlerden 8 kişiyi öldürüp, 26 kişiyi de yaralamışlardı.
Zeytun Ermeni teröristlerinin çevredeki halktan yardım gördüklerinden dolayı yakalanamaz.
18 Nisan Bitlis Bitlis ili içindeki Ermeni vatandaşlarının çıkardıkları olaylar Bitlis ili dahilinde düşük sıcaklıkda Ocak 1915 başlasa da merkezdeki çatışmalar zamanı göz önüne alınırsa 18 Nisan 1915 kabul edilmektedir.
 |
Türk Milletinin Kurtarıcısı Cemal Paşa |
15 Nisan'da önce Van ilinin kuzeyinde ve nispeten yoğun olduğu ilçelerinde, 17 Nisan'da Şatak'ta (Çatak), 20 Nisan'da Van'ın merkezinde büyük bir ayaklanma başlatmışlardır.
20 Nisan günü Van kentinde ayaklanma başladı. Ermeni isyancıları 300 tüfek ve 1.000 tabanca ile 1.500 gönüllü Ermeni ile 30.000'i bulan Ermeni Vanlılar ve 15.000 Ermeni mültecinin korunmasını üstlenmiş. Van Valisi’nin daha önceki yardım çağrılarına Bitlis’te bulunan Kâzım Bey komutasındaki birkaç tabur Van’a gönderildi.
General Yudeniç onlara destek olmak için üç haftadan fazla süren çatışmalardan sonra döndü.
Käthe Ehrhold Van'daki ayaklanmada Ermeni köylülerini korudu.
General Yudeniç saldırı planlamasında Van şehrine bir bölük ayırdı.
Bu askerler General Truhin'in komutası altında olan Baykal Kazakları ve bir Ermeni gönüllü tugayından oluşmaktaydı.
Osmanlı güçleri ile çatışsan Ermeni halkı rahatlatmak için bir kanat oldu.
Bölgede Osmanlı memurlara suikast ve jandarmalar şehit edilmiş; karakollar ve Müslüman yerleşim birimleri saldırıya uğramış; devlet binaları yakılmıştır. Van jandarma tümeninin bir kısmı ile bir takım aşiretler Ermenilere karşı savaştılarsa da ayaklanmayı bastıramamışlardır.
Çatışmalar Van bölgesine yayılmıştır Ermeni olmayan Hristiyan Nasturiler Çölemerik'de ayaklanmışlardır.
24 Nisan, tarihinde Dahiliye Nezaretince, o zaman Dahiliye Nazırı olan Mehmed Talat Paşa, Ermeni Komite merkezlerinin kapatılması, elebaşlarının tutuklanması ve her türlü belgelerine el konulması kararı alındı. Bu karar bütün vilayetlere iletildi. Bu karar üzerine devlet aleyhine faaliyette bulunmak suçundan İstanbul'dan başlayarak diğer merkezlerdeki Ermeni terörist liderler tutuklanmıştır.
 |
Türk Milletinin Kurtarıcısı Talat Paşa |
1918
30 Mart'ta başlayan Mart Olayları'nda Ermeni Devrimci Federasyonu kuvvetleri çatışmalar sırasında Azeri sivillere yönelik katliam rapor edilmiş, Azeri ve diğer Müslüman halk mensuplarından 3.000 ila 12.000 kişinin öldürüldüğü aktarılmıştır.
25 Nisan 1918 tarihinde Kars'ın Subatan köyünde Ermenilerin Türklere karşı yaptığı saldırılarda 550'nin üzerinde kişi ölmüştür.
Iğdır Soykırım Anıtı ve Müzesi 1915-1920 tarihleri arasında Ermeni çetelerin Türklere karşı uyguladığı saldırıları, soykırım iddiasını sembolize etmektedir ve ilgili belgeler bulundurulmaktadır.
 |
Iğdır Soykırım Anıtı ve Müzesi
Kaynak : https://tr.wikipedia.org/wiki/Ermeni_isyanlar%C4%B1#:~:text=24%20Ekim%201895%3A%20Zeytun%20Ayaklanmas%C4%B1,Ermeni%20gruplar%20taraf%C4%B1ndan%20sald%C4%B1r%C4%B1%20d%C3%BCzenlendi. |